Öz Bakım: Kısa ve Uzun Vadeli Stratejiler

Öz Bakım: Kısa ve Uzun Vadeli Stratejiler

Öz Bakım: Kısa ve Uzun Vadeli Stratejiler

Neyi istediğimize odaklanmak yerine neye ihtiyacımız olduğuna odaklanmak bunun iyi bir yoludur. “Ne istiyorum?” sorusu yanıltıcı olabilir ve gerçek bir öz bakım için gerekli stratejileri belirlemekten bizi uzaklaştırabilir. "Neye ihtiyacım var?" sorusunu kendimize sormak ise daha iyi bir başlangıçtır.

Kısa Vadeli ve Uzun Vadeli Stratejiler

Kendimize en uygun öz bakım stratejilerini geliştirmek için gerçek ihtiyaçlarımızla temasa geçmemiz gerekir. Neyi istediğimize odaklanmak yerine neye ihtiyacımız olduğuna odaklanmak bunun iyi bir yoludur. “Ne istiyorum?” sorusu yanıltıcı olabilir ve gerçek bir öz bakım için gerekli stratejileri belirlemekten bizi uzaklaştırabilir. "Neye ihtiyacım var?" sorusunu kendimize sormak ise daha iyi bir başlangıçtır.

İhtiyaçları keşfettikçe kendinize en uygun stratejileri belirlemeye başlayabilirsiniz. Kendinizi özbakım konusunda desteklemek için kısa vadeli ve uzun vadeli öz bakım stratejilerinin bir karışımından yararlanabilirsiniz.

Kısa vadeli stratejiler, aniden yüksek düzeyde stres altında olduğumuzda bize yardımcı olacak şeyleri içerir. Böyle durumlarda ne hissettiğinize bakın ve duygunuzu tanımlayın; yorgun, öfkeli, engellenmiş hissediyor olabilirsiniz. Kendinize şu soruyu sorun: "Bu konuda bana daha önce ne yardımcı oldu?" Duygularınızı deneyimlemenize yardımcı olacak bir şeye ulaşmaya çalışın. Sıkışırsanız, derin nefes almak, vücudunuzu hareket ettirmek, duyumlarınıza odaklanmak (ne gördüğünüzü, duyduğunuzu, tattığınızı, hissettiğinizi ve kokladığınızı fark etmek) ve soğuk su içmek için birkaç dakikanızı ayırın. Kullanabileceğimiz tüm başa çıkma becerilerinin bir listesini yapmak, mevcut kaynakların bir listesine sahip olmak, benzer bir duyguya kapıldığımızda ve konfor aradığımızda oluşan otopilot hissini ortadan kaldırmaya yardımcı olur.

Uzun vadeli stratejilere sosyal aktiviteler, hobiler, meditasyon, egzersiz, uyku ve sağlıklı beslenme gibi belirli vakitler ayrılmış, tekrar eden aktiviteler örnek verilebilir. Düzenli olarak uygulandıklarında dayanıklılığı artırmaya yardımcı olurlar. Yakın hissettiğiniz kişilerle konuşmak, meditasyon yapmak, günlük tutmak ve terapiye gitmek gibi uzun vadeli stratejiler bir duyguyu örtbas etmek yerine ona yaslanmanın harika yollarıdır. Duygularınızın nerelerde ve nasıl ortaya çıktığını gözlemleyerek onların kendinize ve deneyimlerinize dair farkındalık geliştirmenize aracılık etmelerine izin vermiş olursunuz.

Uzun vadeli stratejiler hakkında bireylerin yaşadığı en büyük sorun bunları bir alışkanlık haline getirebilmektir. Bir gecede işlerin değişmeyeceğini, bir rutin haline gelemeyeceğini kabul etmek gerekir. Başlarda stratejileri uygulamak iyi hissettirmeyebilir veya stratejilerin etkileri kısa sürede görünür olmayabilir ancak uzun süreli bir değişime yol açacağını kendinize hatırlatmalısınız. Gerçek öz bakım, kendinizi ilk sıraya koymanızı ve sadece gerçekten istediğiniz şeyle değil, gerçekten ihtiyacınız olan şeyle temasa geçmenizi, eyleme koymayı ve bağlılığı gerektirir.

Duyduğumuz rahatsızlığın sebebi stratejilerimizin gerçekçi olmamasından da kaynaklanıyor olabilir, bunu ayırt etmek önemlidir. Öz bakım, yapamadığımızda veya sürdürmeyi başaramadığımızda utanç döngüsünü başlatacak bir şey haline gelmemelidir. Yoga veya vücut geliştirme için haftanın beş gününü ayırmaya çalışmak pek de iyi bir fikir olmayabilir. Beraber başladığınız arkadaşınız bunu yapabiliyor ve bu ona iyi geliyor diye bu sizin beceriksiz veya tembel olduğunuz anlamına gelmez. Belirlediğiniz hedefler, her gün ulaşamadığınızda sizi suçlu veya kusurlu biri gibi hissettirecekse o zaman kuralları gevşetin. Kendinizi bir şeyi her gün yapmaya zorlamayın, haftada bir veya ayda bir yapmak bile faydalı olacaktır. Öz bakımın sevildiğimizi, değerli, sağlıklı veya saygı duyulduğumuzu hissetmek için yapmamız gereken bir şey olduğunu kendinize hatırlatın.